Kurt kapanı

| |

Politik anlamda ikna edici olmak için çaba harcamayıp sonuçları stilize bir şekilde sunmakla yetinen film, Alan Moore’un bilinen kahinliğini farklı bir şekilde olumluyor. Sinema sanatı çizgi roman cinayetlerine devam ede dursun, periferiden fırlayan korku filmleri de tür sineması meraklılarının dikkatini çekmeye devam ediyor.Kurt kapanı korku sinemasın aradığı taze kana karışmasa bile yükselen yetmişler korkusuyla iki binlerin video dehşetinin sıkı bir karışımını sunuyor.

Karşınızda Kurt kapanı Otelin vasatlığından sıkılan ama Eli Roth’u seviyorsanız Kesinlikle bu film izlemelisiniz.Çünkü size otelden daha çok şey vaat edecek.Ve keşke devamı olsaydı dedirtecek.

Kurt Kapanı, Eli Roth‘un saf kötü filmi Otel ile benzer bir macerayla başlıyor. Otel’in legal keyif arayan şapşal üçlüsünün yerini burada bir krater manzarasının tadını çıkarmak isteyen, biri erkek üç arkadaş alıyor.

Meteor kraterini izlemek için yolculuklarına kısa bir ara veren ve bu esnada bir de aşk doğuran bu üçlünün gerçekdışı, abartılı bir dili paylaşmıyor oluşu filmin ayaklarını sıkı bir şekilde yere bastırıyor. Filmin bu gizemli konaklama esnasında yarattığı bir artı da, üçlüyü tehdit eden sorunun veya tehlikenin ne olduğunun uzun süre tam anlamıyla ortaya çıkmaması. Özellikle de mekanın gizemli olaylara çağrı yapan atmosferi çok iyi yansıtılmış.

Kan karnavalının geç başlayışı bir korku filmi için problem gibi algılansa da, zamanla bu eksikliğin fazlasıyla kapatıldığını söyleyebiliriz. Film sıkı gerilim anlarının arasında, bol kanlı sahnelerle dinlendiriyor izleyicisini.Ama yineden Otel kadar sadistlik derecesinde bir kan oranı beklemeyin.

Samimi karakterleri ile sahici korkular yaratan bir film var karşımızda…Sonra üzülürsünüz bence kaçırmadan Eli Roth’nin en iyi filmini sindire sindire izleyin sizde otel gibi sindirim sorunu yaşatmayacak olduğundan eminim.Ben yaşamadım

Mustafa Türkan

0 yorum:

Yorum Gönder